İlhamını, mücevheri çok seven ve günlük hayatına katan zevkli kadınlardan alan Aponïne; ilk showroom’unu İstanbul’da, zarif mimarisiyle dikkat çeken Nişantaşı’nda açtı.
yazı ZELİHA KÖŞLÜ

İsmini Latince ruhsal dinginlik anlamına gelen ‘aponia’ kelimesinden alan Aponïne mücevher markasının, görsel kimliğinin imza pastel tonlarından ilham alan Sanayi313 tarafından tasarlanan Aponïne showroom’u da konuklarını eşsiz bir hayal dünyasına davet ediyor.

Renklerin enerjisiyle gündüzden geceye kendini ve çevresini zarif güzelliğiyle büyüleyen kadınlara özel bir mücevher markası olan Aponïne, tıpkı başrolündeki kadınlar gibi her detayı büyük bir özenle ve incelikle tasarlıyor. Markanın Nişantaşı İkizler Apartmanı’nda yer alan ilk showroomu da yeşilliklerle dolu parka bakan geniş pencereleriyle güneş ışığını ve doğayı içeriye tazelikle taşıyor. Bu sayede Aponïne ruhu showroom’un pastoral havasıyla bütünleşiyor.

Kumaş bir çadırdan geçerek içeri adım attıklarında kendilerini adeta rüya gibi bir bahçe ambiyansında bulan konuklar, ardından orijinal kemerli tavanı ve kirişleriyle hacim kazanan ana salona geçiyorlar. Girişte sol tarafta, misafirlerin kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlamak amacıyla tasarlanan oturma alanı ise Murano camından yapılmış altın varaklı ve pirinç yapraklı, çift duvar apliği ile aydınlanıyor. Oturma grubunun İngiliz tarzı kolçaklı kanepesi, Dedar’ın ‘Amuleto’ kumaşıyla kaplanmış. Püsküllü özel üretim bir berjer ve Sanayi313’ün dişbudak kaplama ‘14313 Lounge Chair’ modeli de oturma grubunda yerini alıyor.

Salonun orta bölümünde, ahşap çerçeveli göz alıcı vitrinler konumlanıyor. Vitrin duvarının çiçek desenini yeniden yorumlayan yosunlar ve 3D kağıt çiçeklerden oluşan tasarımı, iç mekandaki büyülü bahçe atmosferinin etkisini güçlendiriyor. Salonun tam ortasında ise sanatçı Nahide Büyükkaymakçı’nın bronz ve el boyaması pleksiglastan oluşturduğu zarif çiçek yerleştirmesiyle taçlandırılan, el işçiliğiyle yaldızlanmış bir ada vitrin yer alıyor. ‘Garden of Aponïne’, ‘Mingle’ ve ‘Sassy Classics’ gibi bir çok koleksiyon bu bölümde sergileniyor.

Showroom’un arka bölümünde Aponïne’in imzasına dönüşen madalyonları için tasarlanan özel sergileme alanı yer alıyor. Aynı zamanda atölye olarak da tasarlanmış bu alanda, kişiye özel taş seçimleriyle hazırlanan eşsiz madalyonları sergilemek üzere, bölmeli, özel yapım yuvarlak bir vitrin masası bulunuyor. Özel yapım sandalyelerle çevrelenen masanın arkasındaki katlanır paravan formundaki altın yaldızlı çerçevelerle tasarlanmış cam dolaplar ise içinde sergilenen Aponïne ürün koleksiyonlarıyla parlıyor.

Showroom’un pudra odası ise toz pembe bir rüyayı andırıyor. Tavanını ve zeminini kaplayan pembenin yumuşak tonu, lavabo ve ayna çevresinde yer alan pembe oniksten oyulmuş kemer detayına eşlik ediyor. Siyah demirden yapılan paravan ve siyah puf ise kontrast bir denge sağlıyor. Aponïne’in bu ilk showroom açılışı için düzenlenen davette Arzu Sabancı, Aslı Gümüşel, Şebnem Çapa, Özlem Eraslan, Ezgi Apa ve Bige Önal gibi isimler ağırlandı. http://aponine.com

Aponïne, anne-kız ikilisi Yasemin & Nisa Çakar’ın ortak tutkusundan doğmuş.













